İzmir: Valilik tarafından her akşam yapılan oturma eylemlerinin yasaklamasına karşı İzmir Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri bir basın toplantısı düzenledi.
Her akşam biraraya gelinip devletin T. Kürdistanında gerçekleştirdiği katliamlara karşı “Sarayın savaşına karşı yaşam nöbeti” şiarıyla yapılan 1 saatlik oturma eylemleri İzmir Valiliği tarafından keyfi ve sudan sebeplerle yasaklandı.
Devlet bir yandan T. Kürdistanında halka katliam yaparken diğer yandan da batıdaki insanların orayla dayanışma içerisinde bulunmasını engellemeye çalışıyor.
Yakın bir zamanda çıkan “İç güvenlik paketi” ile birlikte polisin ve valiliğin yetkileri artırılırken bununla beraber oluşacak en ufak muhalif sesin bastırılmaya çalışıldığı net bir şekilde ortaya çıkıyor.
İzmir Valiliği de önceki gün “Barışçıl değil”, “İşin içinde teröristler var”, “Provakasyon olacak bilgisi aldık” gibi gerekçelerle tebligat göndererek önümüzdeki 4 gün daha sürecek olan 1 saatlik oturma eylemlerini yasakladığını bildirdi.
Bu yasağa karşı İzmir Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri bugün DİSK binasında bir basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına aralarında Partizan, Halkevleri, HDP gibi örgütlerin de olduğu bir çok kurum katıldı.
Basın açıklamasını İzmir Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri adına Memiş Sarı okudu. Sarı, İzmir Valiliğinin aldığı kararla demokratik hak aramaya yönelik bütün etkinliklerin İzmir’de yasaklanarak hak ihlali gerçekleştiğini belirtti.
Sarı, yaşanan bu olayın iç güvenlik paketinin verdiği yasalara dayanarak keyfi bir şekilde alındığını vurguladı.
Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bedeli ne olursa olsun yasaklara karşı mücadele edeceklerini belirten Sarı, bütün İzmir halkını fiili sıkıyönetim uygulamalarına karşı direnmeye davet etti.
Basın açıklamasının ardından Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri Yürütmesi basının sorularını yanıtladı.
Bu süreçte tüm işçilerin, emekçilerin, devrimcilerin, demokratların, sosyalistlerin bu yasaklara karşı tek vücut olmaları gerektiğini söylediler.
Basının soruları yanıtlandıktan sonra basın toplantısı sona erdirildi.
Basın toplantısının ardından Özgür Gelecek Gazetesi olarak yasakla ilgili DİSK Ege Bölge Temsilci Memiş Sarı’nın görüşlerini aldık.
“Bu yasaklar İç güvenlik paketinin yansımaları”
Valinin bu tutumunun İç Güvenlik Paketi ile beraber aldığı yetkilerden kaynaklandığını belirten Sarı, “İç güvenlik paketi çıkmadan önce zaten İzmir Valisi Mustafa Toprak bu konuyla ilgili İzmir’de bir genelge yayınlamıştı. Biz o dönem Demokratik Kitle Örgütleri olarak buna karşı çıktık. Yayınladığı kendi genelgesini iki gün sonra geri çektirmek zorunda kaldı. Tabiki iç güvenlik paketi Mart ayında yasallaştıktan sonra her ne kadar Haziran ve Kasım seçimleri olmasından kaynaklı olarak biraz geri de tutsalar 1 Kasım’da AKP’nin %49 oy oranı almasıyla birlikte tekrar paketi hayata geçirdiler. Bunun en gözle görünür örneklerinden biri Kürt illerinde yaşanan, Silvan, Cizre, Nusaybin, Silopi gibi birçok ilçe ve ilde bunlar hayata geçmiş vaziyettedir. Yani burada “teröristlere” karşı diye söylenip sivil insanlara karşı harekat yapıldığını tüm kamuoyu bilmektedir” dedi.
Bu baskının ve saldırıların Kürt illerinde sınırlı kalmayacaklarını düşündüklerini belirten Sarı, “Önümüzdeki süreç içerisinde çeşitli operasyonlarla, gözaltılarla buna benzer tutum ve davranışlarla bu iç güvenlik paketinin tamamen Türkiye’deki tüm metropollerde, ilçelerde hayata geçeceğini biliyoruz. Buna karşı da İzmir’deki Emek ve Demokrasi Güçleri olarak neyi, nasıl yapacağımızı, bu yasaklara karşı nasıl tavır alacağımızı hep birlikte konuştuk tartıştık. Önümüzdeki günlerde tüm yasaklara rağmen, tüm baskılara ve şiddete rağmen Demokrasi isteğimizi, Özgürlük isteğimizi, Barış talebimizi yenilemek için sokaklarda olacağımızı belirtmek istiyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
